top of page

İkidenizarası Winery, Zoza Cabernet Sauvignon Syrah 2020

"Bir şişe şarap, dünyadaki tüm kitaplardan daha fazla felsefe içerir" Louis Pasteur


Louis Pasteur'ün bu iddialı cümlesine tamamıyla katılmak zor olsa da , bir şişe şarabın tahmin ettiğinizden çok bilgi, emek, felsefe, tarih ve hikaye içerdiğini rahatlıkla söyleyebilirim. İkidenizarası Winery ise aslında bu bağlamda iyi ki tanıştım dediğim üreticilerden biri. İyi ki de tanıştım diyorum çünkü bir şarap kadehinize dolup da burun ve damağınıza teruarı taşıyabiliyorsa, büyük bir özen ve tutkuyla yapıldığını anlamanız hiç zor olmuyor. İkidenizarası'nın şaraplarını tattığımda tam da bunu hissettim; büyük bir itina, tutku ve bilgelikle yapılmış şaraplar.


İkidenizarası Urla’nın Yağcılar köyünde; Gülbahçe kıyısı ile Demircili kıyısı arasında, kuzey güney kuş uçuşu mesafenin tam ortasında. Mübadeleden önce şaraplık üzümleri ve şaraplarıyla bilinen Yağcılar Köyü, 1924 mübadelesi ile Rumların ayrılmak zorunda kalması ile birlikte şaraba veda etmiş.


İkidenizarası kurucularından Serhat Akbay'ın 1990'da Yağcılar'a göçü, 'yerin hafızasını' Rumların ardından neredeyse bir asır sonra yeniden kadehlerde canladırma ve Yağcılar'ı tekrar şaraplarıyla bilinir kılma arzusu ile 1999'daki ilk şarap denemelerinden sonra; bu tadı paylaşmak ve büyümek kaçınılmaz olmuş. 2019’da Önolog Semril Zorlu’nun ekibe katılmasıyla birlikte teruarın tadı kadehteki yerini bulmuş.



Bugün ise sadece iyi şarap yapma arzusuyla değil, aynı zamanda kendi ifadeleriyle "yerin hafızasını canladırma" arzusuyla; teruarı, tarihi ve hikayeleri kadehte bir araya getiren şaraplarla tanışmamıza vesile oluyor İkidenizarası. Üzümün bağdan şaraphaneye, şaraphaneden şişe ve kadehlere yolculuğunu unutturmadan, tam tersine hikayleri, tarihi ve teruarı vurgulayarak üretim yapan bir üretici var karşımızda.


İkidenizarası'nın bugün Yağcılar'daki bağ alanı 100 dönüm üzerinde; Cabernet Sauvignon, Merlot, Cabernet Franc, Syrah ve Petit Verdot üzümleri organik tarım prensipleriyle yetiştiriliyor. Beyaz şaraplarında kullandıkları Bornova Misket’i Menderes’ten, Chardonnay’i ise Denizli’den alıyorlar.


Gelelim Zoza'ya..Aslında İkidenizarası'nın her şarabı bahsetmeye değer fakat bugün Zoza'dan bahsetmek istiyorum. Zoza 2020 rekoltesi, İkidenizarası'nın Yağcılar Köyü’ndeki 20 yaşındaki bağlarında yetişen Cabernet Sauvignon ve Syrah üzümlerimizden üretilmiş. %60ını Cabernet Sauvignon ve %40ını Syrah oluşturuyor. 10 ay boyunca Fransız meşe fıçılarında olgunlaştırılmış. Tadım notlarına ayrıca geleceğim ama söyleyebilirim ki, meşe entegrasyonu son derece iyi yapılmış olan bir şarap. Burunda meşe aromalarını da almakla birlikte, meyve aromaları oldukça ön planda. Burunda siyah meyvelerden bir aroma cümbüşü var. Üstelik buna bir de damakta harika bir çiçeksilik eklenen, dengeli ve zarif bir şarap.


Zoza adını ise, 1942 yılında Urla’da bir çoban tarafından yakalanan pars yavrusu Zoza'dan almış. Zoza'nın hem Roma dönemine ait mozaiklerde, hem de 2012'de Yeşilova Höyüğü’nde Neolitik dönem kaplarındaki betimlemelerde bulunan Anadolu Parsı atalarının son örneği olduğu düşünülüyor. Bugün izleri kaybolan ve soyu tükenmeseydi belki de İzmir'in simgelerinden biri olabilecek Anadolu Parsı'nın son örneği olduğu düşünülen Zoza ise İkidenizarası'nın bu şarabına hem adını vermiş, hem de etikette kendine yer bulmuş.



Tadım Notları

Kadehte parlak yakut renkli ve elma şekeri renginde röflelere sahip.


Burnu oldukça zengin olan şarap; mürdüm eriği, siyah kiraz, yaban mersini , karadut gibi siyah meyvelerin yanı sıra meyan kökü, menekşe aromaları ve beyaz biber, tarçın ve vanilya gibi baharat aromalarına sahip. Meyve aromalarının oldukça ön planda olduğunu söylemek mümkün, meşe aromaları ise meyve aromalarını takipte.


Damakta ise siyah meyve aromaları ile birlikte menekşe ve karanfil aromalarıyla çiçeksilik de ön plana çıkıyor. Yüksek asiditesi, orta üstü fakat yuvarlak tanenli yapısı , yüksek alkolü ile orta üstü gövdeli zarif ve dengeli bir şarap. Genç halini de sevdiğim bu şarabın, bir kaç yıl şişe olgunlaşmasından sonraki halini görmeyi de çok isterim.









Comments


bottom of page